Kabe’nin Kutsal Simgesi Hacerül Esved Taşı
Mekke’deki Kabe’nin güneydoğu köşesinde yer alan Hacerül Esved taşı, İslam dünyasında kutsal bir sembol olarak derin bir manevi değere sahiptir. Müslümanlar için hem tarihi hem de dini açıdan büyük önem taşıyan bu siyah taş, hac ve umre ibadetlerinde tavafın başlangıç noktasıdır. Hacerül Esved’in kökeni, Kabe’ye yerleştirilmesi, selamlanma şekli ve fazileti, asırlardır Müslümanların ilgisini çeken bir konu olmuştur. Bu makalede, Hacerül Esved taşının tarihi, hikayesi ve manevi önemi detaylı bir şekilde ele alınıyor.

Hacerül Esved Taşı Nereden Geldi?
Hacerül Esved taşının kökeni hakkında İslam geleneğinde çeşitli rivayetler bulunmaktadır. Yaygın inanışa göre, bu siyah taş cennetten indirilmiştir. Rivayetlerde, taşın ilk olarak sütten daha beyaz bir yakut olduğu, ancak insanlığın günahları nedeniyle karardığı belirtilir. Bazı kaynaklar, Hacerül Esved taşının Nuh Tufanı sırasında Mekke’deki Ebu Kubeys Dağı’nda korunduğunu ve Hz. İbrahim’in Kabe’yi inşa ederken bu dağdan getirip yerleştirdiğini aktarır.
Hacerül Esved Taşını Kabe’ye Kim Koydu?
Hacerül Esved taşı, Hz. İbrahim ve oğlu Hz. İsmail tarafından Kabe’nin inşası sırasında tavafın başlangıç noktasını işaretlemek için yerleştirilmiştir. Tarihi kaynaklar, taşın ilk olarak Hz. İbrahim tarafından Kabe’nin güneydoğu köşesine konulduğunu doğrular. Ayrıca, Hz. Muhammed’in 35 yaşındayken, Kabe’nin yeniden inşası sırasında kabileler arasında çıkan anlaşmazlığı çözerek Hacerül Esved taşını bir bez üzerine koydurttuğu ve kabile temsilcileriyle birlikte kaldırarak yerine yerleştirdiği bilinir. Bu olay, Hz. Muhammed’in güvenilirliğini pekiştiren önemli bir anı olarak tarihe geçmiştir.
Hacerül Esved Taşı Kabe’nin Neresinde?
Hacerül Esved taşı, Kabe’nin güneydoğu köşesinde, yerden yaklaşık 1,5 metre yükseklikte bulunur. Yaklaşık 30 cm çapında, yumurta biçiminde ve koyu kırmızıya çalan parlak bir siyah taş olan Hacerül Esved, gümüş bir çerçeve içinde korunur. Tavafın başlangıç ve bitiş noktası olan bu konum, taşın ibadetlerdeki merkezi rolünü vurgular. Tarihi süreçte hasar gören taş, birkaç parçadan oluşmakta ve gümüş mahfaza ile bir arada tutulmaktadır.
Hacerül Esved Taşı Nasıl Selamlanır?
Hac ve umre sırasında Hacerül Esved taşını selamlamak, Hz. Muhammed’in sünnetine dayanan önemli bir ritüeldir. Taş, mümkünse öpülür ya da elle dokunulur. Kalabalık durumlarda ise uzaktan el kaldırılarak “Bismillahi Allahu Ekber” denilip selamlanır. Hz. Ömer’in, kalabalıkta başkalarına zarar vermemek için uzaktan selamlamayı tercih ettiği rivayet edilir. Bu uygulama, sünnete bağlılığı ve Allah’a itaati sembolize eder. Fıkıh alimleri, Hacerül Esved taşını selamlamanın sünnet olduğunu ifade eder.
Hacerül Esved Taşının Önemi ve Fazileti
Hacerül Esved taşının manevi önemi, Hz. Muhammed’in Veda Haccı’nda taşı öpmesi ve saygı göstermesinden kaynaklanır. Rivayetlere göre, kıyamet günü Hacerül Esved taşı, kendisini selamlayanlara şahitlik edecektir. Hz. Ömer’in “Sen sadece bir taşsın, ama Resulullah’ı seni öperken görmeseydim öpmezdim” sözü, taşın kutsallığının sünnete bağlılıktan geldiğini gösterir. Taş, Müslümanlar için Allah’ın emrine itaati ve Hz. İbrahim ile Hz. Muhammed’in hatırasını temsil eder.
Hacerül Esved Taşının Tarihi ve Hikayesi
Hacerül Esved taşı, Kabe’nin tarihiyle iç içe bir geçmişe sahiptir. Sel, yangın ve saldırılar nedeniyle hasar gören taş, her defasında özenle onarılmıştır. 930 yılında Karmatîler tarafından çalınan taş, 22 yıl sonra Mekke’ye geri getirilmiştir. Osmanlı döneminde, Kanuni Sultan Süleyman zamanında taşın bazı parçaları İstanbul’a getirilmiş ve Sokullu Mehmet Paşa Camisi’ne yerleştirilmiştir. Bu olaylar, Hacerül Esved taşının tarih boyunca korunan kutsal bir miras olduğunu kanıtlar.
Tepkiniz Nedir?






